■Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) 253/4 maddesi gereği :
"....Büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Şüphelinin, mağdurun veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde, uzlaşma teklifi kanunî temsilcilerine yapılır..."
Amir hükmü gereği, uzlaştırma teklifi bizzat UZLAŞTIRMACI tarafından dosyanın taraflarına yapılır. TARAF YERİNE, VEKİLE YAPILAMAZ. YAPILMASI BOZMA NEDENİDİR. YARGITAY BOZMA KARARI AŞAĞIDA SUNULMUŞTUR.
■ Uzlaştırma teklifinin vekil yerine bizzat tarafın kendisine yapılmasını düzenleyen bir diğer hukuki norm ise, Adalet Bakanlığı Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'nin 29/1 maddesinde UZLAŞTIRMA TEKLİFİ başlığı altında düzenlenmiştır. Buna göre;
"Uzlaştırmacı; şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur"
İlgili hukuki düzenleme gereği, uzlaştırma teklifi UZLAŞTIRMACI aracılığıyla bizzat tarafların kendisine yapılmalıdır. TARAF yerine vekile yapılması usul hatasına sebebiyet verecektir.
■Gerek CMK 253/4 ve Gerekse Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'nin 29/1 maddesine aykırı yapılan Uzlaştırma tekliflerinin bozulmasına /iptaline ilişkin yargıtay kararı aşağıdadır.
■ İlgili yargı kararının uzlaştırma başarı oranını artıracağı aşikardır. Nitekim birçok uzlaştırma dosyasında vekil veya müdafi olarak yer alan avukat, çoğunlukla tarafa uzlaşmama yönünde telkinde bulunabilmektedir. Bu durum uzlaştırma olasılığını oldukça aşağı düşürmektedir/engellemektedir. Hatta sahada/uygulamada ,dosya içerisinde avukat var ise kimi zaman taraf ile iletişime girilmesine bile mani olabilmektedir.
Avukatın taraflar arasındaki uzlaşmayı engellemesi/ mani olmasının temel nedeni,
ÇIKAR UYUŞMAZLIĞIDIR.Bilindiği üzere avukatın tek geçim kaynağı , açacağı davalardır. Şimdi hangi avukat, gelir kaynağı olacak uzlaştırma dosyasında tarafa uzlaş diyebilir? Der ise, gelirinden olacak. Aksini iddia etmek, hayatın akışına uygun değildir. Bu nedenle,
Uzlaştırma süreci içerisinde avukatın tarafın vekili sıfatı ile sürecin içerisinde yer almasını engelleyecek mekanizmalar oluşturulmalıdır. Unutulmamalıdır ki, Uzlaştırma müessesi, yargılama öncesi, yargıya alternatif çözüm yoludur.
■İSTİSNA: Avukat tarafın vekili sıfatı ile , zaruri durumlarda yani vekaleti olmak şartı ile, tarafın yurt dışında olması vb. durumlar gibi. Vekaleten UZLAŞTIRMA TEKLİF FORMUNU IMZALAYABİLMELİDİR.
■■Yukardaki yargı kararı yanında , uzlaştırma teklifinin vekile yapılabileceğine ilişkin kararlar da mevcuttur.
■Sonuç olarak, Uzlaştırmacıların, her ne kadar uzlaştırma teklifinin avukata da yapılabileceğine ilişkin karar olsa da, yine Tarafın vekili/müdafiisi konumundaki avukatın vekaletnamesinde "uzlaşmayı kabul" ibaresi yer alsa da uzlaştırma sürecini düzenleyen CMK 253/4 ve Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği 29/1 de yer alan amir hüküm gereği teklifi bizatihi tarafın kendisine yapıp, rapor aşamasını vekil/müdafi AVUKAT ile yürütmesi yerinde olacaktır. Devamla uzlastırmacının dosya savcısı ve uzlaştırma bürosundan görüş alması gerektiği uzlaştırma sürecin akıbeti açısından elzemdir.
UZLAŞTIRMACI : Serkan HORUZ
serkanhoruz.blogspot.com
☆☆Yazın hazırlanırken İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Savcılarımızdan Sayın Mustafa YAĞIZ'ın Uzlaştırma-2018 isimli Facebook sayfasından faydanılmıştır.
https://www.facebook.com/238698833177318/posts/1592451567802031/